- göze almak
gelebilecek her türlü zararı ve tehlikeyi önceden kabul etmek
- olay
isim Ortaya çıkan, oluşan durum, ilgi çeken veya çekebilecek nitelikte olan her türlü iş, hadise, vaka"O olaydan sonra bir daha yalnız kalmamıştık onunla." - N. Cumalı
- risk
isim Zarara uğrama tehlikesi, riziko"Böyle bir riske neden atılsınlar ki?" - A. Ümit
- şansa bırakmak
oluruna bırakmak"Bir hafta içinde kayıplar ve kazanmalarla şansım değişti." - R. H. Karay
- macera
isim Baştan geçen ilginç olay veya olaylar zinciri, serüven, sergüzeşt, avantür"Türk şiirinin ve Türk musikisinin bir gurbet macerası olduğunu bilirdim." - A. H. Tanpınar
- cüretli
sıfat Yürekli
- tehlike
isim Büyük zarar veya yok olmaya yol açabilecek durum, muhatara"Görülüyor ki atom harbi tehlikesi şimdiden tesirini göstermeye başlamıştır." - N. Hikmet
- riziko
isim Risk"Fakat bu işin karadan ve havadan, katlanılamayacak kadar ağır bir riziko istediği besbelli." - N. F. Kısakürek
- avantür
isim Macera
- cesaret etmek
korkulması gereken bir işe korkmadan girişmek, göze almak
- sergüzeşt
isim Macera"İnsan kendi memleketinden uzaklaşıp birtakım sergüzeştler geçirmek ister." - R. H. Karay
- spekülasyon
isim, ticaret Vurgunculuk"Bulgur fiyatları üzerine korkunç bir spekülasyona girişmişlerdi." - E. E. Talu
- yaşantı
isim Hayat tarzı, içinde yaşanılan şartların tümü, hayat"Eski alışkanlıkların yanı sıra genel yaşantıya tepki duymuşlardı." - C. Külebi
- tehlikeye atmak
- seruven
- cesaret isteyen
- serüven, macera
- vurgun sağlayan teşebbüs