- evlat edinmek
yasayla belirtilmiş şartlar içinde bir kimseyi evlat olarak nüfusuna geçirmek"Zengin adamlarda evlat muhabbeti daha fazla mı oluyor?" - R. H. Karay
- seçmek
-i Benzerleri arasında hoşa gideni seçip almak veya yararlanmak için ayırmak"Ben bu kitabı seçtim."
- edinmek
nsz Kendini bir şeye sahip kılmak, kendine sağlamak, elde etmek, iktisap etmek"Başlangıçta ücretini düşük tutup el mahareti edindi." - İ. O. Anar
- benimsemek
-i Bir şeyi kendine mal etmek, sahip çıkmak, kabullenmek, tesahup etmek
- benimseme
isim Benimsemek işi, sahip çıkma, tesahup"Bir başka milletin ideolojisini benimsemenin, topyekûn intihar veya cinayetten başka bir şey olmadığından haberleri yok." - S. Ayverdi
- kabul etmek
- evlatlığa kabul etme
- evlât edinme adoptive evlâtlığa kabul eden veya edilen.
- evlât edinmek. adoption kabul
