- canlı
sıfat Canı olan, diri, yaşayan"Bütün canlıların kendilerini yarı baygın, uykulu, hareketsiz bir tembelliğe bıraktıkları saatler başlamıştı." - N. Cumalı
- etken
isim Etki eden şey, faktör"Bu sanatçıların çoğunun başarısında dış ülkelerde edindikleri sahne görgü ve kültürü etken olmuştur." - M. And
- belli
sıfat Beli olan"Hani sen benim gibi ince belli sarışınları severdin?" - N. Araz
- belli
sıfat Bilinmedik bir yanı olmayan, malum"Hâlimiz, vaktimiz sizce belli." - H. R. Gürpınar
- aktif
sıfat Etkin, canlı, hareketli, çalışkan, faal"Farkına varmadan ezbercilikten kurtulup aktif araştırıcı olmuşsunuz." - H. Taner
- etkin
sıfat Hareketli, işleyen, çalışan, faal, aktif, dinamik
- faal
sıfat Çok çalışan, çalışkan, canlı, hareketli, aktif"Medeni milletler arasında faal bir unsur olabileceğimizi ispat etmemiz lazımdır." - F. R. Atay
- çalışkan
sıfat Gayretli, çalışmayı seven, faal"Bundan başka saygılı, temiz ve çalışkan bir kızdı." - H. E. Adıvar
- çevik
sıfat Kolaylık ve çabuklukla davranan, tetik, atik, atik tetik"Sofrada Atatürk'ün pek kuvvetli ve çevik birkaç arkadaşı vardı." - F. R. Atay
- pratik
sıfat Kolaylıkla uygulanabilir, kullanışlı
- enerjik
sıfat Enerji ile ilgili
- hareketli
sıfat Hareketi olan, yer değiştirebilen, devingen, müteharrik, mobilize
- görevli
sıfat Görevi olan, vazifeli"Herkesi kendisine hizmetle görevli sanırdı." - Ç. Altan
- devingen
sıfat Hareketli
- çalışan
isim Çalışma işini yapan kimse
- işleyen
- yerinde duramayan
- aktif, hareketli, canlı
- değiştirebilen
- faiz getiren
- hareket kuvveti olan