- şikâyet
isim Hoşnutsuzluk belirten söz veya yazı, sızlanma, sızıltı, yakınma (II), yakıntı"Vali ne yapsa hâkim onu imzalar ve hiçbir şikâyet mevzusu duyulmazmış." - A. Ş. Hisar
- kınama
isim Kınamak işi, ayıplama, takbih
- suçlama
isim Suçlamak işi, itham"Şimdi, ikisinin suçlamalarını göğüslemeye çalışıyordum." - A. Ağaoğlu
- ayıplama
isim Kınama"Bu keşiften hoşnutluğumu gizleyebildiğim kadar gizleyip sözüm ona bir ayıplamayla homurdanıyorum." - A. Ağaoğlu
- itham
isim Suçlama"Övgü dolu bir itham var yüreğimin söylediklerinde." - E. Şafak
- tekzip
isim Yalanlama"Üçü de derhâl tekzip etti ve tekziplerinin başında tabii seksen yaşında olmadıklarını altını çizerek ilan ettiler." - H. E. Adıvar
- suçlu görmek
- cürüm isnadı
- suçlama itham etme
- suçlama, itham