- almak
-i Bir şeyi elle veya başka bir araçla tutarak bulunduğu yerden ayırmak, kaldırmak"Sağ elinin çevik bir hareketiyle başındaki tülbendi çekip aldı." - N. Cumalı
- onaylamak
-i Yapılan bir işi doğru ve yerinde bularak kabul etmek, tasdik etmek, tasdiklemek"Bu kitabın ahlak bozucu olduğunu elbet siz de onaylarsınız." - S. Birsel
- muvafakat etmek
uygun görmek, onaylamak, kabul etmek
- kabul etmek
- razı olmak
- iktidara gelmek
- iş başına geçmek
- kabul etmek, razı olmak, kail olmak, muvafakat etmek, onaylamak, iş başına gelmek, iktidara gelmek
- muvafakat etmek accede to the throne cülus etmek
- tahta çıkmak accede to one' wishes birinin isteklerine razı olmak.