-
kahve dolabı : isim Kahve kavrulan döner kap
-
kitap dolabı : isim Ön yüzü açık, yatay ve dikey bölümleri olan bazı türlerinde çekmece de bulunan, kitap koymaya yarayan mobilya
-
çalışma dolabı : isim Üst yüzeyinde çalışma tablası bulunan, ön yüzeyinde kapak ve çekmeceleri olan mobilya
-
buzdolabı : isim Yiyecek, içecek vb.ni soğuk olarak saklamaya yarayan, motorla çalışan dolap, soğutucu, frijider"Turgut buzdolabından biraları çıkardı." - H. E. Adıvar
-
köşe dolabı : isim Köşe yere yerleştirilen dik açı biçiminde yapılmış dolap
-
yemek dolabı : isim Yemeğin saklandığı dolap
-
ecza dolabı : isim Evde veya iş yerlerinde, içerisinde ilk yardım için gerekli ilaç ve sağlık malzemelerinin bulundurulduğu dolap"İnce uzun parmaklı elleri hastane ecza dolaplarının raflarında kaza çıkarmaksızın dolaşabiliyordu." - N. Hikmet
-
yerli dolap : isim, mimarlık Gömme dolap
-
müzik dolabı : isim Radyo, televizyon, teyp, pikap, video vb. ses cihaz ve aksesuarları koymaya yarayan mobilya
-
gömme dolap : isim, mimarlık Duvarın içine yerleştirilmiş dolap, yerli dolap"Kapıdan girince sol yanda bir ocağı, sağ yanda da duvara gömme bir dolabıyla beş altı rafı vardı." - Halikarnas Balıkçısı
-
makine dolabı : isim Makineler için özel yapılan dolap
-
dolap beygiri : isim Kuyudan su çekip bahçe ve bostanları sulamaya yarayan çarklı düzeni döndüren at, eşek veya katır
-
çamaşır dolabı : isim Çamaşır saklamada kullanılan çekmeceli dolap
-
tel dolap : isim Yanları ve kapağı ince delikli telden yapılmış dolap"Tel dolaptan yemek aşırır, eve bir yedi gün uğramasam aldırmaz." - N. Hikmet
-
elbise dolabı : isim İçindeki askılara giysi asılan, genellikle tahtadan yapılan ve özel bölmeleri olan mobilya"Bir defasında bunun elbise dolabının karanlık aynasında boğulan gün ışığı olduğunu anlamıştı." - P. Safa
-
banyo dolabı : isim Banyo için gereken malzemelerin içinde bulundurulduğu dolap
-
dönme dolap : isim Eğlence alanlarında, bir eksen çevresinde yukarıdan aşağı dönen ve oturma yerleri olan eğlence aracı"Her işten sıkıldı ama lunaparkların işlemeli dönme dolaplarına bakmaktan hiç sıkılmadı." - A. Ağaoğlu
-
baş üstü dolabı : isim Uçaklarda, otobüslerde el bagajını koymaya yarayan kapaklı dolap
-
bostan dolabı : isim Sebze bahçesini sulamak için bir at bağlanarak diklemesine dönen kovalarla kuyudan su çıkarmaya yarayan dolap
-
emanet dolabı : isim Emanetçinin aldığı para veya eşyayı sakladığı mobilya
-
evrak dolabı : isim Dosyaları, diğer yazı ve belgeleri saklamakta kullanılan dolap"Arkadaşım Doktor Nâzım'ın küçük lojmanında bir eski evrak dolabı vardı." - Y. K. Beyatlı
-
giysi dolabı : isim Giysilerin düzenli bir biçimde saklanmasını ve kullanmak istendiğinde kolay ulaşılmasını sağlayacak biçimde yapılmış dolap, gardırop
-
karteks dolabı : isim Bilgi kartlarının bulunduğu kutu ve çekmecelerin içinde saklandığı, ayrıca ön kısmı düz veya stor kapak ile kilitlenebilen mobilya
-
mutfak dolabı : isim Mutfak aletlerinin yerleştirilmesi için yaptırılan özel dolap
-
su dolabı : isim Bağ bahçe sulamak amacıyla bir eksen etrafında dikey biçimde dönerek bir akarsudan su aktarmaya yarayan düzenek, dolap
-
dolap çevirmek (veya döndürmek) : hile ve dalavere ile iş yapmak
-
dolaba girmek (veya gelmek) : aldatılmak, oyuna gelmek
-
dolabı bozulmak : kurduğu iş düzeni bozulmak