Bulmak
anlamı -i 'Bulmak' 1 kelime ve 6 harften oluşmaktadır.
- -i Arayarak veya aramadan bir şeyle, bir kimse ile karşılaşmak"Kafam her an bir konu bulmak için binbir çeşit şeye müracaat ediyor." - H. E. Adıvar
- Bir şeyi elde etmek
- Kaybedilen bir şeyi yeniden ele geçirmek"Paramı buldum."
- Varlığı bilinmeyen bir şeyi ortaya çıkarmak, keşfetmek"Şu kuvvetin, cevherin sırrını bulmaya çalışıyorum." - S. F. Abasıyanık
- İlk kez yeni bir şey yaratmak, icat etmek
- İstenilen şeye kavuşmak, nail olmak"Kadınlık namına düşündüğüm şeylerin hiçbirini karımda bulamadım." - Ö. Seyfettin
- Bir yere, bir noktaya erişmek, ulaşmak"Böylece yılın ortasını bulduk." - R. H. Karay
- Herhangi bir görüşe, bir yargıya varmak"Ben de bunu akıllıca buldum." - M. Ş. Esendal
- Seçmek"Bazen onlara yeni ve güzel kıyafetler buluyor." - H. E. Adıvar
- Sağlamak, temin etmek"Sen otur ye, ben yatarken, kendim bir şeyler bulur, yerim." - S. F. Abasıyanık
- nsz Cezaya uğramak"Eden bulur."
- Hatırlamak"Bir türlü bulamadım caminin ismini dersem inanır mısınız?" - S. F. Abasıyanık
Bulmak ile ilgi cümleler (0)
"bulmak" ile ilgili cümle görmek istiyorsan, aşağıdaki "Cüme Ekle" butonuna basarak şansını deneyebilirsin.
Atasözü, deyim ve birleşik fiiller'de bulmak -
bula bula bunu (onu veya bir şeyi veya birini) bulmak : var olanların en değersizini seçmek"Kafam her an bir konu bulmak için binbir çeşit şeye müracaat ediyor." - H. E. Adıvar
-
buldukça bunar (veya bulmuş da bunuyor) : "bulduğuyla yetinmiyor da daha çoğunu istiyor" anlamında kullanılan bir söz"Kafam her an bir konu bulmak için binbir çeşit şeye müracaat ediyor." - H. E. Adıvar
-
buldum bilemedim, bildim bulamadım : "kişi elinde fırsat varken bundan yararlanmayı bilmez, yararlanma yollarını öğrendiği zaman da eline fırsat geçmez" anlamında kullanılan bir söz"Kafam her an bir konu bulmak için binbir çeşit şeye müracaat ediyor." - H. E. Adıvar
-
bulup buluşturmak : çaba göstererek bir şeyler sağlamak"Kafam her an bir konu bulmak için binbir çeşit şeye müracaat ediyor." - H. E. Adıvar