-
pek başlı : sıfat İnatçı
-
yumuşak başlı : sıfat Uysal, kolay yola gelen (kimse)"Kadınlara karşı sevecen ve yumuşak başlısınız." - T. Dursun K
-
ağırbaşlı : sıfat Davranışları ölçülü, olgun (kimse), vakur, ciddi, hoppa karşıtı"Büyüdükçe sabırlı, ağırbaşlı bir insan oldu." - Y. Atılgan
-
dikbaşlı : sıfat İnatçı, bildiğinden dönmeyen, büyüklerinin sözünü dinlemeyen, boyun eğmeyen (kimse), dikkafalı
-
başlı başına : zarf Bütün yönleriyle, tamamen"Onun başlı başına bir destan olan bu ilk kahramanlık sahasından işte böyle bir intiba ile ayrıldım." - İ. A. Gövsa
-
akıllı başlı : sıfat Aklı başında"Hiç unutmam, akıllı başlı sandığım bir tanıdığım, sırf tepkilerimi sınamak amacıyla aynı gecede on dakika içinde beni önce frijit, sonra lezbiyen, en sonunda da feminist olmakla suçlamış, tam isterikliğimde karar kılacakken uygun bir di
-
belli başlı : sıfat Belirli, muayyen"Dilimiz de mizah gazetelerinin belli başlı alay konuları arasında idi." - F. R. Atay
-
iki başlı : sıfat İki başı olan
-
üç başlı : sıfat, anatomi Üç başı olan
-
yaşlı başlı : sıfat Yaşlı, deneyimli ve görgülü, olgun"Kontrol altına alınmayan kalabalık içinde, yaşlı başlı insanlar bile iptidai bir seviyeye inerler." - M. Kaplan
-
tüm başlılar : isim, hayvan bilimi Kemikleri kıkırdak olan, solungaç yarıkları bir deri kıvrımı ile örtülü omurgalı balıklar takımı
-
zırhlı başlılar : isim, hayvan bilimi Omurgalı hayvanlardan amfibyumların bir takımı