-
akıllı başlı : sıfat Aklı başında"Hiç unutmam, akıllı başlı sandığım bir tanıdığım, sırf tepkilerimi sınamak amacıyla aynı gecede on dakika içinde beni önce frijit, sonra lezbiyen, en sonunda da feminist olmakla suçlamış, tam isterikliğimde karar kılacakken uygun bir di
-
adamakıllı : zarf Gereğinden çok, iyice, bir güzel, bir temiz"Yazıları nihayet sökmeyi başardığında adamakıllı şaşırdı." - İ. O. Anar
-
yarım akıllı : sıfat Aklı az, aptal
-
akıllı uslu : sıfat Dengeli olan"Haşarı bir iptidai talebesinden akıllı uslu bir hafız çıkmıştı." - R. N. Güntekin
-
horoz akıllı : sıfat Akılsız, horoz kafalı
-
sivri akıllı : sıfat Acayip düşünceleri olan ve kimsenin aklını beğenmeyen (kimse), sivri fikirli"Böyle bir sivri akıllı, bulaşık biri çıkar ortaya, dirliği düzeni berbat eder." - K. Korcan
-
uslu akıllı : sıfat Olgun, ağırlığı ve değeri olan (kimse)
-
akıllım : (akı'llım) düşüncesiz birine düşüncesizliğini dolaylı bir biçimde anlatmak için kullanılan bir söz"İkisi de zeki adamdı, akıllı adamdı, yapıcı adamdı." - Y. Z. Ortaç
-
akıllı düşününceye kadar deli çocuğunu (veya oğlunu) everir : "kendilerini akıllı sananlar çok kez akılsız diye tanınanlardan daha az başarı gösterir" anlamında kullanılan bir söz"İkisi de zeki adamdı, akıllı adamdı, yapıcı adamdı." - Y. Z. Ortaç
-
akıllı geçinmek : kendini çok akıllı sanmak"İkisi de zeki adamdı, akıllı adamdı, yapıcı adamdı." - Y. Z. Ortaç
-
akıllı köprü arayıncaya dek deli suyu geçer : "atak kişi tehlikeyi göze alarak işe girişir ve çabuk sonuç alır" anlamında kullanılan bir söz"İkisi de zeki adamdı, akıllı adamdı, yapıcı adamdı." - Y. Z. Ortaç
-
akıllı olmak : gerçeklere uygun davranmak"İkisi de zeki adamdı, akıllı adamdı, yapıcı adamdı." - Y. Z. Ortaç