- toplum
isim, toplum bilimi Aynı toprak parçası üzerinde bir arada yaşayan ve temel çıkarlarını sağlamak için iş birliği yapan insanların tümü, cemiyet"İlkel toplum."
- tarım
isim Bitkisel ve hayvansal ürünlerin üretilmesi, kalite ve verimlerinin yükseltilmesi, uygun koşullarda korunması, işlenip değerlendirilmesi ve pazarlanması, ziraat
- ziraat
isim Tarım"El işlerini, bilhassa ziraatı münasip buldu." - N. Hikmet
- kültür
isim Tarihsel, toplumsal gelişme süreci içinde yaratılan bütün maddi ve manevi değerler ile bunları yaratmada, sonraki nesillere iletmede kullanılan, insanın doğal ve toplumsal çevresine egemenliğinin ölçüsünü gösteren araçların bütünü, hars, ekin"Harf in
- yetiştirme
isim Yetiştirmek işi"Hepimiz Mustafa Kemal'e borçluyuz. Onun en büyük gazası ve gaziliği bizim mesleğimizi yetiştirmesindedir." - A. Gündüz
- ekin
isim Tahılın tarlaya atıldığı andan harman oluncaya kadar aldığı durum"Yağmur, vaktinde ve yeterince yağmalı; ekinlere kına, pancarlara kurt düşmemeli." - T. Buğra
- kültürel
sıfat Kültüre ilişkin, kültürle ilgili"Magazin yazarları, kültürel yaşamımıza el koydular." - A. Ağaoğlu
- ekim
isim Ekme işi"Ekim biçim işlerini tamamıyla kadınlara bırakmışlardı." - Ö. Seyfettin
- terbiye
isim Eğitim"Hepsi de karşılıklı bir iyilik ve bir terbiyeden istifade etmekteydiler." - A. Ş. Hisar
- uygarlık
isim Uygar olma durumu, medeniyet, medenilik
- medeniyet
isim, toplum bilimi Uygarlık"Bir medeniyetten öbürüne geçerken kaybolan şeylerin yanı başında gerçek saltanatlar da vardır." - H. A. Yücel
- irfan
isim Bilme, anlama, sezme"Zira onun irfan seviyesi hakkında malumatım pek azdır." - R. H. Karay
- münevverlik
isim Münevver olma durumu
- ekinç
- kültive inci
- kültür yapmak
- kültür, ekin, yetiştirme, kültür
- medeniyetin bir safhası