-   çapraz kafiye  : isim, edebiyat Dörtlüklerde birinci ile üçüncü, ikinci ile dördüncü dizelerin birbiriyle kafiyeli olduğu düzen  
-   göğüs çaprazı  : isim, spor Güreşte karşısındakini koltuk altlarından çapraz yakalama"Rakiplerini göğüs çaprazı ile yenerdi."  
-   çapraz kur  : isim, ekonomi İki ülke parası arasında üçüncü bir ülkenin parasıyla belirlenen kambiyo sürüm değeri  
-   çapraz sorgu  : isim Ceza yargılamasında cumhuriyet savcısının, müdafi veya vekil sıfatlı avukatın, sanığa, katılana, tanığa, bilirkişiye ve duruşmaya çağrılmış kişilere, hâkim önünde, duruşma disiplinine uygun olarak doğrudan soru yöneltebilmesi biçimindeki sorgulama te  
-   çapraz ateş  : isim Karşılıklı yönlerden silahla saldırma  
-   çaprazölçer  : isim, teknik Elde veya makinede çaprazlanan dişlerin eğimini denetlemede yararlanılan yardımcı alet  
-   çapraz sorgulama  : isim Çapraz sorgu  
-   testere çaprazı  : isim Testerenin ağzını açmak için kullanılan alet  
-   çapraza almak  : karşı yönlerden kuşatmak  
-   çapraza sarmak  : bir iş içinden çıkılmaz duruma gelmek, çaprazlaşmak  
-   çaprazda sürmek  : spor çapraza alınan hasmı geriye doğru hızla sürmek